
Henüz 26 yaşındaydı. Çok zengin bir ailenin kızı olduğunu söylüyor, zekasıyla, görgüsüyle, rafine zevkleriyle, Alman aksanlı İngilizcesiyle tanıştığı herkesi büyülüyordu. En lüks restoranlarda yiyor, en lüks otellerde kalıyor, özel jetlerle seyahat ediyordu. Bir yandan da New York sosyetesinin en tanınmış isimlerine, kuracağı çok özel kulübe yatırımcı olma “fırsatı” sunuyordu. Ne var ki ödenmeyen iki otel faturası nedeniyle bu ihtişamlı tablonun cilası biraz kazınınca altından inanılmaz bir dolandırıcılık hikayesi çıktı. İşte bir televizyon dizisiyle yeniden dünyanın gündemine oturan Anna ‘Delvey’ Sorokin’in gerçek hikayesi…
“Bu hikâyenin tamamı, tamamen doğrudur. Tamamen uydurulmuş tüm kısımları hariç.”
Geçtiğimiz cuma günü bir dijital platformda yayına giren “Inventing Anna” dizisinin her bölümü bu cümleyle başlıyor.
“Grey’s Anatomy”, “Scandal”, “Bridgerton” gibi efsane dizilerin yapımcısı Shonda Rhimes’ın son işi olan “Inventing Anna”nın izleyicilerini bu esprili uyarıyla selamlaması iki kritik amaca hizmet ediyor: Birincisi seyirciye birazdan ekrana gelecek olanların bir belgesel değil bir kurgu işi olduğunu hatırlatmak. İkincisi ve daha da önemlisi de söz konusu Anna Delvey olduğunda neyin gerçek neyin uydurma olduğunu ayırt etmenin imkânsızlığına vurgu yapmak.
Ancak yine de diziyi izleyen herkesin aklında bir soru canlanıyor: Anlatılanların ne kadarı gerçek? Nedir bu işin aslı? Anna Delvey bütün bunları nasıl yaptı? Dilerseniz hikâyenin en başına gidip bu akıl almaz dolandırıcılığın arka planına biraz daha yakından bakalım…
Herkesi kandıran genç kadın Annanın gerçek yalanları…
Dizide Julia Garner, New York Magazine’de kullanılan bu fotoğrafı birebir canlandırmış
2018’DE YAYIMLANAN BİR HABER BÜYÜK GÜRÜLTÜ KOPARDI
2018 yılında New York Magazine’de, haftalarca konuşulan bir Haber yayımlandı. Gazeteci Jessica Pressler, Almanya’nın en zengin ailelerinden birinin varisi olduğunu iddia ederek 2013-2017 yılları arasında bankaları, finans kuruluşlarını ve arkadaşlarını yüz binlerce dolar dolandıran genç bir kadının hikayesini gün ışığına çıkardı.
Habere konu olan genç kadın adının Anna Delvey olduğunu söylüyor ve Anna Delvey Vakfı isminde, sadece çok seçkin kişilerin üyeliğinin kabul edileceği bir kulüp kurmakta olduğunu belirtiyordu.
Gerçekte ise adı Anna Sorokin’di (ya da Rusça orijinaline sadık kalmamız gerekirse Anna Sorokina). Rusya’da doğmuş Almanya’da büyümüş olan Sorokin, bir şekilde New York’un en güçlü ve zengin insanlarını inandırmayı ve toplamda 275.000 doları tabiri caizse “götürmeyi” başarmıştı. (Haberde genç kadının yaşadığı aşırı lüks hayatındaki alışkanlıklarından ojedeki renk tercihinin “Wes Anderson pembesi” olmasına kadar çok spesifik detaylar da yer alıyordu.)
Haberin Devamı
MÜTEVAZI BİR GÖÇMEN AİLESİNİN KIZIYDI
Çevresindekilere anlattıklarının aksine, Sorokin’in ailesi oldukça mütevazı bir hayat yaşıyordu. Babası kamyon şoförüydü. Annesi ise geçmişte bir süpermarkette çalışmış bir ev kadınıydı. Ocak 1991’de Moskova yakınlarındaki Domodedovo şehrinde doğdu. Ailesiyle birlikte 2007’de Almanya’ya yerleşti.
2011’de eğitimine, resim ve tasarım bölümleriyle tanınan Central Saint Martins’de devam etmek için Almanya’dan Londra’ya taşındı. Ancak okulu yarıda bırakıp Almanya’ya döndü. Ardından Paris’e taşındı ve moda dergisi Purple’da staja başladı. Annesinin bekarlık soyadı olduğunu iddia ettiği Delvey’i kullanmaya da Paris’teyken başladı.
Haberin Devamı