
Kadınlar, on yıllardır tıp alanında yaşanan cinsiyet eşitsizliğinin etkileriyle karşı karşıya kalıyor. Uzun yıllar buyunca yanlış tedavi uygulamaları, yaşanan ciddi rahatsızlıklara ve birçok kadının hayatını kaybetmesine yol açtı. Bir dönemin “popüler” menopoz tedavisinin yarattığı sarsıcı etki ise bugün hâlâ zihinlerdeki yerini koruyor. İşte tıp tarihinin cinsiyetçi yüzü…
Haberin Devamı
Tıbbın karanlık yüzü olarak gösterilen cinsiyete dayalı ayrımcılığın dün olduğu gibi bugün de yaşanıyor oluşu, kadınlar tarafından tepki ile karşılanıyor. Sağlık kurumlarında Kadın hastalıklarına uygulanan yanlış tedavi metotlarının uzun yıllar boyunca sürdürülmesi, bu ayrımcılığın sonuçlarından sadece biri.
İngiltere’nin Merseyside bölgesinde yaşayan Katy (26) adındaki genç kadının başından geçen bir olay, sağlık alanındaki cinsiyet eşitsizliğinin bugün dahi yaşanmakta olduğunu gözler önüne serdi. İdrar yolları iltihabına yakalanan genç kadın, sosyal hayatını olumsuz etkileyen bu sorun üzerine bir erkek doktora gittiğini ve tedavi esnasında sorduğu sorular nedeniyle doktorundan defalarca azar işittiğini söylüyor.
İlk çağlardan bu yana, tıp dünyası cinsiyet ayrımcılığının en yoğun yaşandığı alanlardan biri. Bunun nedenleri üzerinde dururken, karşımıza antik Yunan düşünürlerinin kadın bedeni üzerine yaptığı incelemeler çıkıyor. Buna göre, ilk çağ düşünürleri kadın bedenini “eksik” ve “tıbbi olarak kusurlu” olarak tanımladığı görülüyor. Bu nedenle, tıp alanında “kadın hastalıkları” üzerine yapılan çalışmalar sadece kadının üreme kapasitesiyle sınırlıydı. Tıp camiasına göre kadının sağlığı “doğurganlığıyla” ölçülüyordu.
Amerikan Tıp Derneği tarafından yayımlanan uluslararası tıp dergisi JAMA Surgery’de yer alan bir araştırmaya göre de erkek cerrahların girdiği ameliyatlarda kadınların hayatını kaybetme olasılığı yüzde 32 daha fazla.
Peki, cinsiyet eşitsizliğine dayalı ayrımcılığın kökleri ne kadar eskiye gidiyor? Kadın hastalıklarının tedavisinde uzun yıllardır kullanılan yöntemlerin kadınlar üzerindeki etkileri neydi?
The Guardian’da yayımlanan “Menopoz ve Hormon Replasman Tedavisinin Tarihi” adlı yazıda, kadın hastalıklarına yönelik yanlış tedavi yöntemlerinin yıllar boyunca nasıl popüler hale geldiği, uzmanlar tarafından nasıl kabul gördüğü ve bu tedavilerin kadınların hayatına nasıl mâl olduğu ortaya konuyor.
Kocalarınız için bu hapları alın… Tıbbın cinsiyetçi tarihi
KOCALARINIZ İÇİN BU HAPLARI ALIN
Menopoz belirtilerine ilişkin tedavi yöntemlerinin tarihi yüzyıllar öncesine dayanıyor. Tıp alanında yaşanan gelişmelerden önce kadınların adet dönemlerinin “kötü” ve adet kanının ise zehirli olduğuna inanılıyordu. Atlar üzerinde yapılan deneysel çalışmalarla geliştirilen östrojen kombinasyonunun, menopoz belirtilerini durduracak bir Hormon Tedavisi olarak kullanılabileceği fikri ilaç sektörünü harekete geçirmişti.
ABD’li bir ilaç şirketinin 1942 yılında piyasaya sürdüğü östrojen kombinasyonu tedavisi kadınlar için “hayat kurtarıcı” bir ilaç olarak sunuluyordu. O dönem çıkan reklamlar, menopoz döneminde kadınların çaresiz ve çekingen olduğunu belirterek, ilaçların bu durumu onaracağına değiniyordu.