Pandemi, New York City’deki birçok sanatçının hayatını alt üst etti ve birçoğunu sabit bir iş bulmakta zorladı.
Şimdi Manhattan’daki bir gösteri sanatları alanı yardım etmeyi umuyor.
Manhattan’ın Batı Yakası’nda 14.000 metrekarelik bir kültür merkezi olan Chelsea Factory Salı günü, değişen koronavirüs ortamında iddialı projeler peşinde koşmaya çalışan sanatçılara performans ve prova alanı sunacağını duyurdu. Hayırseverler ve emlak yöneticileri tarafından desteklenen merkez, beş yıl boyunca “pop-up girişim” olarak faaliyet gösterecek ve sanatçılara müzik, dans, tiyatro ve film alanlarında konaklama imkanı sunacak.
Projenin arkasındaki bankacılık yöneticisi James H. Herbert II, merkezin amacının sanatçılar için “pandemi sonrası toparlanmayı hızlandırmak” olduğunu söyledi.
First Republic Bank’ın kurucusu, başkanı ve genel müdürü olan Herbert yaptığı açıklamada, “Sanatçılar ve ortaklar, finansal ve yaratıcı özgürlükle iddialı fikirlerin peşinden gidebilirler” dedi.
Chelsea Fabrikası’nın yerleşik sanatçılardan oluşan ilk grubu, sanat topluluklarından gelen girdilerle merkez personeli tarafından seçildi. Diğerlerinin yanı sıra koreograflar Hope Boykin ve Andrea Miller; besteci Troy Anthony; ve film yapımcısı Luis G. Santos. Her birine 10.000 $ ‘lık maaş verilecek ve projeler için prodüksiyon desteğinin yanı sıra stüdyo alanı da verilecek.
Merkez ayrıca dansa adanmış Joyce Theatre ve National Black Theatre gibi yerel kuruluşlarla işbirlikleri planlıyor.
Merkezin genel müdürü Donald Borror, merkezin pandemi nedeniyle sanatçılara “hiç bitmeyen o parçayı bitirmelerine” yardım etmeyi umduğunu söyledi.
Bir röportajda, “İnsanları kariyerlerinde gerçekten ilerletme yeteneğini görüyoruz” dedi.
Merkezin yönetici direktörü Lauren Kiel, beş yıllık zaman çizelgesinin esnek olmasına izin vereceğini söyledi.
“Bu kaynakları hemen şimdi sahneye böyle çevik bir şekilde getirmek, sanat sektörü önümüzdeki oldukça düzensiz, öngörülemeyen ve benzeri görülmemiş birkaç yıl boyunca ilerlerken, olacaklara hızla cevap verebilecek benzersiz bir teklif” dedi.