Dünya çapında her yıl binlerce insan organ nakli için beklerken hayatını kaybediyor. Yeterli sayıda insan organı bulunmadığı için kimi bilim insanları çareyi hayvan organlarınıs insanlara aktarmayı denemekte arıyor. İlk hayvandan insana Kalp Nakli denemesi 1964 yılında bir şempanzeden alınan kalple yapılmıştı, ancak hasta 2 saat içinde hayatını kaybetmişti.
Aradan geçen yıllar da gelişen bu alanda yeni bir adım, geçtiğimiz hafta çığır açan sekiz saatlik bir nakil prosedürüyle ölümcül kalp rahatsızlığı olan bir adama genetiği değiştirilmiş bir domuzdan yeni bir kalp takılmasıyla atıldı.
Baltimore’daki Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’nde gerçekleştirilen operasyonla 57 yaşındaki David Bennett yeni bir kalbe sahip oldu. Uzun vadede başarılı olması durumunda, bu öncü prosedürle ileride çok daha fazla hayat kurtarılması umuluyor.
BIÇAKLADIĞI ADAMIN KARDEŞİ HABERLERDE GÖRÜNCE ONU TANIDI
Ancak tarihe geçen bu olay Leslie Shumaker Downey için çok farklı şeyler ifade ediyordu. Bennett, 1988’de Downey’nin küçük kardeşi Edward Shumaker’ı yedi kez bıçaklamaktan hüküm giyen adamdı. Shumaker saldırıdan sonra felç kalmış, 19 yıl boyunca tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştu. Talihsiz adam, 2005 yılında inme geçirip 2007 yılında 41. doğum gününden bir hafta önce hayatını kaybetti.
“HAK EDEN BİRİNE GİTMESİNİ DİLERDİM”
“Ed acı çekti. Bu, yıllarca ailemin uğraşmak zorunda kaldığı bir yıkım ve travmaydı,” diyen, Downey, Bennett’in altı yıl hapis yattıktan sonra “hayatına devam edip iyi de bir hayat yaşadığını” ekledi. “Şimdi yeni bir kalple ikinci bir şansı var. Ama bana sorarsanız, o kalbin bunu hak eden birine gitmiş olmasını dilerdim,” dedi.
Mahkeme Bennett’in Shumaker’a ve ailesine 3,4 milyon Dolar tazminat ödemesine karar verdi, ancak Downey ailesinin bu parayı asla almadığını söyledi.
TIP ETİĞİ UZMANLARI “TIP AYIRT ETMEZ” DİYOR
Ancak tıp etiği uzmanları, bir hastanın sabıka geçmişinin nakillerle ilgili kararları etkilememesi gerektiğini söylüyor. New York Üniversitesi’nde biyoetik profesörü olan Arthur Caplan, “Genel olarak tıp, tedaviler veya deneyler için insanları seçerken sabıka geçmişini dikkate almaz. Kötü insanları iyi insanlardan ayırmamaya çalışır. Herkesi tedavi eder. Hastaneler, organ bağışı bekleme listesine kimlerin alınacağını seçerken genellikle sabıka geçmişini dikkate almazlar. Çoğu zaman sabıka kayıtlarının olduğunu bile bilmezler,” açıklamasında bulundu.
ABD’de konuyu gündeme alan bir federal etik komitesi de suçlu veya mahkûm statüsünün bir organ naklini reddetmek için gerekçe olmaması gerektiği sonucuna ulaştı.
Pennsylvania Üniversitesi’nde tıp etiği profesörü Scott Halpern görüşünü, “Zaten suçların tazmini belirlemek için tasarlanmış bir hukuk sistemimiz var. İnsanların kişisel karakterine veya geçmişine bakmaksızın bakım sağlamayı amaçlayan bir sağlık sistemimiz ayrıdır,” sözleriyle belirtti.
Operasyonun gerçekleştirildiği Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi de “Kapısından giren her hastaya, geçmişlerine veya yaşam koşullarına göre değil, tıbbi ihtiyaçlarına göre hayat kurtaran bakım sağlamak her bir hastane ve sağlık kuruluşunun yükümlülüğüdür. Bu hasta bize acil bir ihtiyaçla geldi ve sadece tıbbi kayıtlarına dayanarak nakil uygunluğu hakkında bir karar verildi,” açıklamasında bulundu.