
Hollywood’un en güzel kadınları denince akla ilk gelen isimlerden biridir Marilyn Monroe. Hep ‘aptal sarışın’ klişesiyle anılmasına rağmen hiç de aptal olmayan Monroe’nun filmlerinde giydiği kostümler de en az kendisi kadar ünlü. Özellikle “Erkekler Sarışınları Sever” filmindeki pembe elbisesi… Peki bu elbisenin filmin çekimleri sırasında patlak veren bir çıplak fotoğraf skandalı sonucu son dakika kararıyla Monroe’ya giydirildiğini biliyor muydunuz? İşte sinema tarihinin en tanınmış kostümlerinden birinin çarpıcı hikayesi…
Haberin Devamı
Sinema tarihinin en unutulmaz filmlerinden biridir “Gentlemen Prefer Blondes” yani “Erkekler Sarışınları Sever”. Filmin en akılda kalan anlarından birinde Marilyn Monroe’nun canlandırdığı güzeller güzeli dansçı Lorelei Lee, üzerinde pembe saten elbisesiyle ve ışıltılı pırlanta takılarıyla sahneye çıkıp “Elmaslar bir kızın en iyi arkadaşıdır” diyor ve hem nişanlısını hem de seyircileri hayretlere sürüklüyordu.
Bu sahne popüler kültürde öyle bir yere sahip ki Madonna’nın “Material Girl” şarkısının klibinden Margot Robbie’nin başrolü oynadığı “Birds of Prey” (Yırtıcı Kuşlar) filmine kadar çeşitli şekillerde yeniden canlandırıldı.
O sahneyi unutulmaz kılan şeylerden biri Monroe’nun performansıysa bir diğeri de pembe straplez elbisesiydi. Güzellik denince ilk akla gelen kadınlardan biri olan Monroe’nun vücuduna tamamen yapışan elbise, aynı renk ve kumaştan eldivenlerle tamamlanıyordu. Belinde ise pembe-siyah kocaman bir fiyonk bulunuyordu. Bu görüntü filmin yayınlandığı 1953 yılından bu yana Hollywood tarihinin en ikonik giysilerinden biri arasında yer alıyor.
Geçtiğimiz günlerde CNN’de yayınlanmaya başlayan dört bölümlük bir belgesel dizisi, bu elbiseyle ilgili çok az bilinen bir gerçeği gün ışığına çıkardı. “Reframed: Marilyn Monroe” isimli belgeselde anlatıldığına göre, Monroe o sahnede aslında bambaşka bir elbise giyecekti. Ancak kısa süre önce patlak veren bir skandal nedeniyle, filmin yapım ekibi son dakikada bir kostüm değişikliğine gitti.
Sinema tarihini değiştiren çıplak fotoğraf skandalı… O pembe elbisenin hikayesi
KİMSENİN TANIMADIĞI YILLARDA ÇEKİLEN FOTOĞRAFLARI BAŞINA DERT OLDU
Monroe söz konusu Film çekilmeden sadece 4 yıl önce kimsenin adını sanını bilmediği bir aktristi. Filmlerde iş bulmakta zorlanıyor, kıt kanaat geçinmeye çalışıyordu.
O dönemde tanıştığı fotoğrafçı Tom Kelley, bu genç ve güzel kadını, 50 dolar karşısında kendisine çıplak poz vermeye ikna etmişti. Daha sonra bir takvimde kullanılan fotoğraflarda, Monroe, kırmızı kadife örtülerin üzerinde boylu boyunca yatıyor, muhteşem vücudunu gözler önüne seriyordu.
Fotoğraflarda Monroe’nun yüzü kameraya dönüktü. Jessica Chastain’in anlatıcısı olduğu belgeselde söylediğine göre, Kelley kendisini “Kimse seni tanımayacak” diyerek ikna etmişti. Ancak ışıl ışıl buklelerinin arasından bakan kocaman gözleriyle ve parlak kırmızı rujuyla Monroe, tanınmayacak gibi değildi.
Takvim 1952 yılında raflarla buluştuğunda Monroe’nun Hollywood kariyeri de yavaş yavaş ısınmaya başlıyordu. Kısa süre içinde takvimdeki genç kadının o olduğu anlaşıldı ve 1950’lerin muhafazakâr Amerika’sında ciddi tepkilere yol açtı. Monroe bir anda hiç beklemediği ve istemediği biçimde spot ışıklarının altında buldu kendini. Ancak bu dönemde yaptığı dürüst açıklamalar sayesinde Monroe olayın üstesinden gelmeyi başardığı gibi kendisine sempati duyanların sayısında da gözle görülür bir artış oldu.
Haberin Devamı
Sinema tarihini değiştiren çıplak fotoğraf skandalı… O pembe elbisenin hikayesi
“NEDEN İNKÂR EDEYİM? BEN YANLIŞ BİR ŞEY YAPMADIM”
O dönemde United Press International’da Aline Mosby’e verdiği röportajda şöyle diyordu: “Birkaç yıl önce yiyecek alacak veya kiramı ödeyecek paramın olmadığı günlerde, tanıdığım bir fotoğrafçı benden sanatsal bir takvim için çıplak poz vermemi istedi.”
Bir sonraki yıl “Gentlemen Prefer Blondes” filmini vizyona sürecek olan 20th Century Fox stüdyoları, Monroe’ya fotoğraftakinin kendisi olduğunu inkâr etmesi için yoğun baskı yapmış ancak Monroe baskıları reddetmişti. Bu kararını da Mosby’e şu sözlerle açıklıyordu: “Ah, o takvim bütün garajlarda asılı şu an. Neden inkâr edeyim? Her yerden satın alabileceğiniz bir şey. Üstelik ben bundan utanıyor da değilim. Yanlış hiçbir şey yapmadım.”
Monroe kendisini utandırmaya çalışanlar karşısında fotoğrafları sahiplenerek hem tartışmayı hem de kamuoyunun gözündeki imajını kontrol etmeyi başardı.
CNN’de yayına giren belgeselde bu olayı değerlendiren Amerikan edebiyatı profesörü Sarah Churchwell, “Çıplak takvim skandalı onu cinsel devrimin en ön saflarına taşıdı” ifadelerini kullandı.